İnsana sadâkat
yakışır görse de ikrâh.
Yardımcısıdır doğruların Hazret-i Allah."
(Ziya Paşa)

Dürüstlük;
yalanın, sahteliğin ve ikiyüzlülüğün her türünden uzak durmaktır. Dürüstlük, daima hakkın ve haklının yanında,
haksızlık ve haksızın karşısında yer almaktır. Dürüstlük doğallıktır. Vücudun
ahengidir, tüm organların uyumudur. Dürüstlük, şahitlik gerektiren durumlarda
gereğini yapmaktır. Dürüstlük kandırmamaktır, aldatmamaktır, aldanmamaktır.
Dürüstlük rol yapmamak, maske takmamak, sahte, yapay ve yapmacık
davranmamaktır. Dürüstlük haksızlık yapmamak ve haksızlığa izin vermemektir.
Dürüstlük vicdanın kabul ettiği şeyi aklın da onaylamasıdır. Akıl ile kalbin
aynı kararı vermesi nefsin de bu kararı değiştirmeden, ertelemeden, eksiltmeden
tatbik etmesidir.
Dürüstlük
başkalarına karşı gösterilen doğru davranıştan
evvel içsel bir eylem, öze ait
bir tutarlılıktır, samimi olma halidir.
Dürüstlük
samimiyet anlamında kişinin başkalarına karşı dürüstlüğü kadar, kendisine karşı
dürüstlüğünü de kapsar. Samimiyet
kişinin kendisine karşı dürüst olması, özetle, yapmış olduğu nefsani
hareketleri ve manevi vazifelerini yerine getirmesini aksatıcı hareketleri,
yani hatalarını nefis denetlemesi sırasında hiçbir bahane ve mazeret bulmadan
kendisine açıkça itiraf etmesidir.
“Yalancının cezası kimsenin kendisine inanmayışı değil, asıl
kendisinin kimseye inanmayışıdır.” Diyen
Bernard Shaw dürüstlüğün tersi olan yalancılığın insan doğasına olan zıtlığını ifade ederek
dürüstlüğün en önemli yanı olan
doğallığına vurgu yapar.
Dürüstlük iyi insanın zeminini oluşturur yani “iyi” olmak için bir
zorunluluktur... İyi olmayı düşünmeyen ve benimsemeyen kişi meleklerin
kendisine secde etmeyi kabullendiği varlık olmaktan öte İblis’in secde etmeyi
layık görmediği bir varlıktır belkide.
Dürüst
olmak demek, kişisel menfaatlerimiz tehlikeye girdiğinde ya da aleyhimize
herhangi bir durum söz konusu olduğunda da doğru sözlü olabilmektir.
Zira
çıkarlarımızla çatışmayan herhangi bir durumda dürüst olmayı tercih etmek
kolaydır. İnsanın en büyük zaaflarından birisi kişisel çıkarlarını tehlikede
görmesidir.
Böyle
bir durumda insan değil dürüst olmamak, ( yalan söylemek) başkalarının aleyhine
olabilecek ya da zarar verebilecek davranışlarda bulunur. Kendi menfaatlerini
korumak için kötülük bile yapabilir.
Dürüst
olmak yargılanmayı da kabullenmektir. Çünkü yargılanmaya açık olmak demek hal
ve davranışlarının evrensel değerlere göre yanlışlanabilir olma özelliğini de
kabullenmektir.
Dürüst
olmak bakışlarımızla gözlerimizin, kalplerimizle akıllarımızın aynı şeyi
söylemesi ve yapıp ettiğimiz her şeyin vicdanlarımızda mahkeme edilerek beraat
etmesidir. NaciBEKTAŞ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder